Haber

Beylikdüzü Vira Kavşağı Açılışında konuşan İmamoğlu: “İş Üretiyoruz, Engelleri Aşıyoruz.

Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Beylikdüzü Barış ve Kavaklı mahallelerini birbirine bağlayan Vira Kavşağı’nı tamamen yenileyerek yaklaşık 14 yıldır yaşanan trafik sorununa son verdi. Vira Kavşağı’nın açılışında konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Biz sadece iş üretmiyoruz. İş üretiyoruz, engelleri aşarız. Allah’ın izniyle bu konuda oldukça kabiliyetli hale geldik. Önlerine ne koyarlarsa koysunlar” dedi. Biz bunu aşarak o duvarı yıkmayı başarıyoruz, çünkü biliyoruz ki, “Duvarı yıkarak vatandaşları hizmetlerle buluşturmuş olursunuz” dedi.

İBB, Beylikdüzü Barış ve Kavaklı mahallelerini birbirine bağlayan Vira Kavşağı’nı tamamen yeniledi. Yıllardır trafiğin sıkışık olduğu 2 şeritli kavşakta şerit sayısı 3’e çıkarılarak araç yoğunluğu azaltılarak bölgedeki trafik rahatlatıldı. Yenilenen Vira Kavşağı’nın açılışı; CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Açılış töreninde; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Alpay, Çalık, İmamoğlu ve Çelik birer konuşma yaptı.

İmamoğlu konuşmasında şunları söyledi:

“13-14 YILLIK ZORLUĞU SONLANDIRMANIN KEYFİNİ ÇIKARIYORUZ: Çok özel, çok insani, insan odaklı bir projenin açılışını yapıyoruz. Adını Vira Kavşağı olarak tanımlasak da aslında derin bir trafik sorununu çözen ama aynı zamanda insan hayatını kolaylaştıran, vatandaşların her noktadan nasıl geçeceğini, o engelin nasıl kaldırılacağını analiz eden bir alan tasarlamanın mutluluğunu yaşıyoruz, vatandaşın önünde engel oluşturmak yerine. Açıyoruz.

Bölgede yaşayanlar ve yolu kullanmak zorunda kalan vatandaşlar yaklaşık 13-14 yıldır trafik sorunu yaşıyor. 6 sokağı birbirine bağlayan bir yerdi. ve değerli bir eksen sağlayan bir geçiş noktasıydı. Burayı iyi bir projeyle açmak gözbebeğimiz ve tüm İstanbul için marka haline gelen, hatta İstanbul dışında da isim olarak kullanılmaya başlanan ‘hayat vadisi’ konseptinin doğduğu yer. Bu yaşam vadisini neredeyse D100 kanadından sahile kadar kesintisiz bir vadiye dönüştürmek. 7 kilometre boyunca taşa dokunmadan yürümenizi, koşmanızı, bisiklet sürmenizi sağlayan muhteşem bir tasarımın bütünsel yapısını taşıyan bir projeyi tamamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Şimdi bunu açacağız.

KAĞIT ÜZERİNDE ‘7 METRODAN 5’İ İBB, İKİSİ DE ULAŞTIRMA BAKANLIĞI’ SAHİBİ OLDUĞU SÖYLENEBİLİR: Ulaşım İstanbul için her zaman önemli bir sorundur. Yaklaşık 25 yıl önce ilk kez İstanbul’a dair bir anket sorup dinlediğimi hatırlıyorum. Bugün olduğu gibi o dönemde de en önemli sorun ulaşımdı. Resmi nüfusu 16 milyon ve 20 milyona yakın kişinin yaşadığı bir şehirde yaşıyorsanız ulaşım asıl sorun olabilir. Bu sorun sıralaması dünyanın en büyük şehirlerinde pek değişmiyor. Bu yüzden bütçemizin yüzde 50’sinden fazlasını ulaşıma harcıyoruz. Raylı sistemlerde, kara-deniz yollarında büyük atılımlar yaptık ve ağımızı genişletiyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nin projeleri ve bütçesiyle 5 yıldan kısa bir sürede 7 metro hattı hizmete açıldı. Kağıt üzerinde ‘7 metronun 5’i İBB’ye, 2’si Ulaştırma Bakanlığı’na ait’ denilebilir. Gerçek; ama bir farkla. Bakmak; Biz sadece iş üretmiyoruz. İş üretiyoruz, engelleri aşıyoruz. Allah’ın izniyle bu konuda oldukça kabiliyetli hale geldik. Önümüze ne koyarlarsa koysunlar, onu aşmayı ve o duvarı yıkmayı başarıyoruz. Çünkü biliyoruz; O duvarı yıkarak vatandaşı hizmetle buluşturmuş olursunuz.

BİZDEN TOPLUYORLAR VE ROCKY’LER: Peki ‘İkisi de Ulaştırma Bakanlığı’na ait’ derken fark nerede? Engelleri aşmanın yanı sıra bizden para da topluyorlar. Ve çatırdıyor. Yani daha önce Ulaştırma Bakanlığı yaptığı metro hattının 15-20 yıl sonra İBB’ye devredilmesi için para topluyordu. Çünkü o dönemde yönetmelik orada kesilen bilet paralarına göre tahsilat yapılıyordu. Göreve geldiğimizde metro hatları bize iletilmek üzere bir genelge yayınlıyor ve ‘İstanbul’a gönderilen paradan 5 lira, yani 100 lira kesme hakkını kendimize aldık’ diyorlar. Biz de hiç tereddüt etmeden İstanbulluların cebine para koyarken buradan bir el uzanıyor ve 100 liranın 5 lirasını alıyor. ve ne oldu biliyor musun? Sadece 10 ayda iki metro hattı için bizden yaklaşık 5 milyar lira topladılar. 10-11 ay içinde. 5 milyar lira. Yani 2 yıllık Beylikdüzü bütçesini 10 ayda cebimizden çıkardılar. “Artık böyle bir koleksiyonla ‘7 metre çizgi’ demeyi hakkımız olarak görüyoruz.”

NE YAPARLARSIN, BAŞIMIZI İLERİYE SOYAMAZLAR: Ne yaparlarsa yapsınlar başımızı eğemezler. İşimizi etik ve onurlu bir şekilde yaparız. Gerçekten kamu yöneticisi olmanın sorumluluğu ve ciddiyeti ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu ciddiyet ve kararlılıkla iş yaparken, bu engelleme süreçleriyle ilgili yazılar yazan kişilerin, aslında bu çalışmayı hazırlayan aklın ne kadar umursamaz ve sorumsuz davrandığını da görüyoruz. Milletimiz, milletimiz bunu görüyor, okuyor ve cevabını verecektir. Elbette bu olgunlaşmamış, bu havai akıl, tüm masrafları bizden alıp 10 ayda toplayarak bir şeyler başarmış zannediyor. Yani İstanbul’u sıkıntıya sokacaklar, İstanbul’un bütçesini kısacaklar. Başka bir akıl iş başında.

AÇILIŞA BENİ DAVET ETMEKTEN BİLE KORKUYORLAR: İktidar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden 10 ay içinde para topladığı açılışlara bile kimseyi davet etmiyor. Beni açılışa davet etmekten bile korkuyorlar. Çünkü oraya gidersem muhtemelen şundan korkuyorlar: Kurdeleyi buraya koyarlarsa, benim kurdeleyi kestiğimi görürlerse, orada oturanlar, onların sempatizanları; Sanırım hepsi onları dost canlısı, insancıl bakışımızla ikna etmemizden korkuyorlar. Bu yüzden bizi davet etmiyorlar. Ama İstanbul’a hizmet etmek isteyen, İstanbul’a hizmet etmek isteyen, hangi partiye oy verirse versin tüm partilere oy veren ben, güler yüzle, iyi niyetle, samimiyetle, ciddiyetle, devlet adamı ahlakıyla, efendi bir tavırla. vatandaş, düzgün bir dost, düzgün bir ‘Ekrem Ağabey’. , düzgün bir kardeş olmaya aday değil; Artık o benim, ben oyum. Fark bu. Ve bu anlamda herkesin oyunu alacağıma inanıyorum.

EKREM’İ ENGELLEMİYORSUNUZ, 4 MİLYON KİŞİYİ ENGELLİYORSUNUZ: Her seçim döneminde; 2004, 2007, 2009, 2014… Ama referandum, genel seçim, yerel seçim… Her seçimde Beylikdüzü halkına, Esenyurt halkına, Avcılar halkına, Büyükçekmece halkına bu metroyu vaat ettiler. Onlar söz verdi. ‘Göreve gelip ihale yapacağız’ dediler. Yapmadılar, aldattılar. Bakın 3,5-4 milyon insanı kandırdılar. Peki ne yaptık? Göreve gelir gelmez projelerini aldık. Revizyonlar yaptık. Tasarruf revizyonları yaptık. Yüzde 20-25 oranında tasarruf sağlayan bir proje revizyonu yaptık. Üstüne üstlük; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Sefaköy-Beylikdüzü’ne kadar daralttıkları Sefaköy-İncirli bölümünü de talep ettik. ‘Bunu da bize verin’ dedik. Ulaştırma Bakanlığı ‘Yapacağız, vermeyeceğiz’ diye yazdı. Sefaköy-Beylikdüzü kısmından başlayarak kredilerini bulduk. Dünyanın en önemli yatırım finansmanı kuruluşlarından ikisinden kredi bulduk. Ön protokolleri imzaladık. Peki sorun nedir? 1,5 yıl boyunca; bir mürekkep, bir kalem. Sen kefil değilsin, bir hiçsin. Aslında İstanbul halkının garantisi her şeye yeter. İstanbul halkının itibarı her şeye yeter. Bir mürekkep, bir kalem… İmzalamıyorlar. Neden? O halde Ekrem’i mağdur edelim, Ekrem’i engelleyelim. Ekrem’i engellemiyorsun. 4 milyon kişiyi engelliyorsunuz. Ama bu yerel seçim bitecek. Bu yerel seçimde demokrasi adına öyle bir tokat yiyeceksiniz ki, o belgeyi imzalamak zorunda kalacaksınız.

İMZALARINIZI İMZALAYIN, SİZE NASIL TEŞEKKÜR ETTİĞİMİ GÖRÜN” Bunu yapmanın yollarını buluyoruz. Eyüpsultan-Bayrampaşa sınırının ihalesine hemen başlıyoruz. Beylikdüzü meselesini de analiz edeceğiz. Göreceksiniz yolumuza devam edeceğiz. Arkamızdan bizi izliyorlar. Vallahi aradaki farkı o kadar genişleteceğiz ki arkadan bakacak lens bile bulamayacaklar, dürbün bile bulamayacaklar. Arayı açacağız. Endişeleri neler? ‘İmamoğlu artık metro yapmasın.’ Her zaman yaptığım gibi şunu söyleyeyim. Yaptığımız her şeyin sahibi öncelikle millettir. O metroların sahibi halktır. İnsanların parası. Milletin ihtiyacı olan hizmetleri sunmaya devam edeceğiz. İmzala ve sana nasıl teşekkür ettiğimi gör. Sorun değil; Teşekkür ederim. Teşekkür etmekten çekinmedim ve asla da yapmayacağım. Ancak gecikmeler ve benzeri sorunlardan dolayı milletin katlanacağı ekstra maliyetler gibi konuları gözden kaçırıyorlar. Bu bir utanç. Devlet adamlarının duruşundan uzaklaşıyorlar. Milletimizin geleceğine birçok konuda olduğu gibi bu konuda da zarar vermeye devam ediyorlar. Ama biz işimize bakıyoruz. Allah’ın izniyle 5 yılda 7 metro açan, 3 metroyu daha açmak üzere olan bir yönetimiz. 6 metro hattının üretimini sürdüren, 5 metro projesini üretime hazır hale getiren bir yönetimiz. 3 metro projesi hazırlamış, inanılmaz yetenekli, işine bağlı, milletine ve şehrine bağlı muazzam bir ekibe liderlik etmenin onurunu ve mutluluğunu yaşıyorum.

SİYASET İÇİN MÜCADELE ETMEK İÇİN DEĞİL, MİLLETİN SORUNLARINI ÇÖZMEK İÇİN YAPIYORUM: Şimdi 12 bin yatırım projesine ‘evet’ diyorsunuz ama burada İstanbul’un yatırım projelerine ‘hayır’ diyorsunuz; çok komik. Avrupa Yatırım Geliştirme Bankası Başkanı beni ziyarete geldi. Üç kez sordu: ‘Anlayamıyorum, neden imzalamıyorlar?’ dedi. Bunu Fransız hanıma nasıl açıklamalıyım? ‘Ben de açıklayamıyorum’ dedim kendi kendime. ‘Açıklanacak bir durum yok’ dedim. Nasıl anlatacaksın? Bunu kime söyleyebilirsin? Bu yüzden ‘itibarsız’ diyorum. Onun için ben siyaseti kavga etmek için değil, aslında milletin sorunlarını çözmek için yapıyorum. 16 milyon insanımızın sorununu çözmek için gece gündüz çalışıyorum. Çok enerjikim Allah’a şükür. Beylikdüzü’ne geldim, seni gördüm; Gücüm daha da arttı. Birçok projemizi gerçekleştirirken de bu güçle hareket ediyoruz. İnanın Sefaköy-Beylikdüzü sınırını da bitireceğiz. Beylikdüzü’nü de HIZRAY ile Sabiha Gökçen’e bağlayacağız. İstanbul’un her köşesini yaşanabilir, memnun, refah seviyesi yüksek insanlarla buluşturmanın mutluluğunu yaşayacağız. Bu güçle 4,5 yılda, bakın bu adamlar bizim 3 ayımızı çaldılar, 155 kavşak, 232 sokağı tamamladık. Beylikdüzü’nün bizden 20 yıl önce İBB’den almadığı hizmeti 4,5 yılda bu şehre kazandırdık. Daha fazlasını verdik. Kültür merkezi, sosyal alanlar, yeşil alanlar, kavşaklar, yollar…

20-25 YILLIK HİZMETLERİNİ ANLATTILAR, O BENİMLE YARIŞTI: Peki sadece Beylikdüzü’ne mi? Yönettikleri ilçeler dahil İstanbul’un 39 ilçesine verdik. Her ilçeyle mutabakatla çalıştık. O yüzden oturup Ekrem İmamoğlu ile ilgileniyorlar. Bir de kafaları karışıyor, şunu yapıyorlar: Mesela 20-25 yıllık hizmetlerini anlatıp benimle yarıştırıyorlar. Ah Allah’tan korkun. 4,5 yılımız var. Yani aynı şey değil. Ama onları bu seviyeye getirdiysek ne mutlu bize. Ben demiştim; 18 gün görev yapıp seçimi elimizden alıp milletin demokrasi ve hukuk hakkını gasp ettiklerinde dedim ki: “Bu 18 günde bile bizden nasıl korktuklarını gördünüz. 4,5 yıl sonra yapacaklarımızla, korkmayı bırakın, inanın göreceksiniz, onların hayalleri farklı.” “Onların şahsi hayalleri var, bizim millet hayallerimiz var, onları yok edeceğiz” dedim.

BEYLİKDÜZÜ HALKI ARDIMDA BİZİ KİMSE YOK EDEMEZ: Buradan hareketle bu popülist, hümanist, demokratik, cumhuriyetçi, devletçi yaklaşımla sadece şehirlerimizi canlandırmıyoruz, sadece şehirlerimizi güzelleştirmiyoruz. Aynı zamanda ülkemizin birlik ve beraberliğini, ülkemizin geleceğini inşa eden yerel yönetim anlayışını da inşa ediyoruz. Bu yüzden bu kadar iddialıyız. Tartışmacı olmaya devam edeceğiz. Bizi 25 yıl öncesiyle karşılaştırsınlar. İstanbul’un ikinci dönemi, gelişimci, yürütücü ve aynı zamanda yaratıcı, yeşil ve adil kentsel tasarım, gümbür gümbür bir ikinci dönemle geliyor. Üstelik en az 25 ilçeyle birlikte geliyor. Yolumuz açık olsun. 31 Mart’tan sonra kendimizi aşmamız, arkamıza bakmadan elimizden geleni yapmamız lazım… Geriye dönüp baktığımızda zaten onları göremeyeceğiz. Geride kalacaklar. Bu yüzden önümüze bakacağız. Milletimizle birlikte koşacağız. ‘Vira vira’ diyeceğiz, Denize çıkmak gibi. ‘Tam hız ileri’ diyeceğiz. Hedeflerimizi büyütmeye devam edeceğiz. Yolumuz açık olsun. Arkamda Beylikdüzü halkı varken bizi kimse yıkamaz. Yolculuğumuza daima birlikte devam edelim.”

Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Cumhurbaşkanlığı yatırım programında yer almayan Sefaköy – Beylikdüzü metro projesiyle ilgili şunları söyledi:

“ULAŞIM HAKLARINI ELİNİZDEN ALIRSANIZ, OYLARINI DEĞİL SORULARINI ALIRSINIZ: Geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanlığı 2024 yatırım programıyla 12 bin 41 proje onaylandı. Ancak projesi İstanbul Büyükşehir Belediyemizce hazırlanıp finanse edilen Sefaköy-Beylikdüzü TÜYAP metrosu ne yazık ki yine onaylanmadı. Ekrem Önder’i burada mı cezalandırıyorlar? Mehmet Murat Çalık’ı cezalandırıyorlar mı? Hayır, bu şehirde ve bu bölgede yaşayan 4 milyon insanımızı cezalandırıyorlar. 16 milyon İstanbulluyu cezalandırıyorlar. Bazıları Beylikdüzü’nde yaşayanların ulaşım hakkını savunanlara sessiz kalacağını ve bir kenara oturacağını düşünebilir. Bu düşünceye sahip arkadaşlarımın gözlerinin içine bakıp şunu söylemek isterim. Yanılıyorsun, yanlış yapıyorsun, hataya düşüyorsun. Bu şehrin hiçbir çocuğunu cezalandıramazsınız. Onların ulaşım haklarını gasp ederseniz oylarını değil, sadece lanetlerini alırsınız.

İNSANLARIN BUNU ÖĞRENMESİ İÇİN KAPI KAPIYA GİDECEĞİM: Ben şahsen kapı kapı dolaşıp insanları bu konuda bilgilendireceğim. Ekrem Liderimiz büyük bir gayret ve gayretle tüm kaynaklarını sağladı. Devletin cebinden tek kuruş çıkmasa da sizin onaylamadığınız Beylikdüzü metrosunu bu şehrin tüm vatandaşlarına tek tek anlatacağım. Bunu nezaket ve zarafetle anlatacağım. Direnişimizi nezaketle, zarafetle yürüteceğimizi, bu şehre ait olan metroyu söküp bu şehre getireceğimizi bilmelerini istedim. Arkadaşım. Başaracağımızı ve kazanacağımızı vicdanla söyleyebilirim ki, liderimizden aldığımız bayrağı hiçbir zaman yarı yolda bırakmayan, asla yarı yolda bırakmayan canım kardeşim, sevgili liderim Ekrem. Kimsenin şüphesi olmasın. 100 yıllık Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun bize emanet ettiği tüm değerlere sahip çıkmaya devam edeceğiz. Yüzyılın enerjisiyle çok önemli zaman dilimlerinden geçiyoruz. Yüz yıllık güzel ülkemiz için, Cumhuriyetimiz için, Cumhuriyetimizin kazanımları için bir yol ayrımındayız. Bugün açılışını yaptığımız bir yol ayrımındayız. Nasıl ki Cumhuriyet hepimizi ortak bir ülke etrafında birleştirmişse, 100. yıl özel etkinliği de bizleri Vira kavşaklarımızda gerçek şehircilik ve gerçek şehircilik ideolojisi etrafında buluşturacaktır. “Yeni kavşağımızın Beylikdüzü’nde yaşayan tüm komşularımıza hayırlı olmasını diliyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu